Turski jezik |
Naš jezik |
biri |
neko |
biricik, a |
jedini |
biricik erkek cocuk |
jedinac |
birikim, f |
akumulacija |
birikimli, a |
akumulacioni |
birikintisi |
lokva |
birikmek |
sažeti |
birikmek |
sažimanje |
biriktirilen para, n |
ušteda |
biriktirilen para |
ušteđevina |
biriktirme, n |
skupljanje |
biriktirmek |
nagomilati |
biriktirmek |
nakupiti |
biriktirmek |
prikupiti |
biriktirmek |
sabirati |
biriktirmek |
sakupiti |
biriktirmek |
sažeći |
biriktirmek |
skupiti |
biriktirmek, v |
štedeti |
birileştirme, n |
priključak |
birileştirme, n |
priključenje |
birileştirme |
pripajanje |
birileştirmek, v |
priključiti |
birinci, adv |
prva |
birinci |
prvi |
birinci sinif, a |
prvoklasan |
birincilik, n |
prvenstvo |
birinden daha uzun ömürlü olmak |
nadživeti |
birinden ileri olmak |
nadmašiti |
birinden ileri olmak, v |
prestići |
birinden ileri olmak |
prestignuti |
birinden ileri olmak |
preteći |
birine, gelmek |
üstün |
birine iftira etmek, v |
oklevetati |
birine acimak |
sažaljevati |
birine acimak, v |
žaliti |
birine bir şeyi haksiz olarak vermemek, v |
uskratiti |
birine bir şeyi hatirlatmak |
gucnuti |
birine bir şeyi hatirlatmak |
napomenuti |
birine bir şeyi vermeyi niyet etmek |
nameniti |
birine bir şeyi vermeyi niyet etmek |
nemeniti |
birine bir şeyi yapmamasini tavsiye etmek |
odgovoriti |
birine bir şeyi yapmamasini tavsiye etmek, v |
odvratiti |
birine danişmak, v |
dogovarati se |
birine değenek ziyafeti çekmek, v |
premlatiti |
birine fenalik etmek, v |
napakostiti |
birine kin beslemek, v |
mrzeti |
birine kin beslemek, v |
omrznuti |
birine kötülük yapmak, v |
nažao |
birine leke getirmek, v |
obeščastiti |
birine rast gelmek, v |
sresti |
birine siper olmak |
štiti |
birine su içirmek |
napojiti nekog |
birine su içirmek, v |
pojiti |
birine tardim etmek, v |
priteći |
birine tardim etmek |
priticati |
birine üstün gelmek |
nadmašiti |
birine üstün gelmek, v |
prestići |
birine üstün gelmek |
prestignuti |
birine üstün gelmek |
preteći |
birine yardim etmek, v |
priskočiti |
birini alaya almak |
podsmevati |
birini alaya almak, v |
podsmevati se |
birini bir şeyden nahrum birakmak |
gušiti |
birini davali |
optužiti |
birini fazla çaliştirmak, v |
preopteretiti |
birini gammazlamak, v |
oklevetati |
birini geçmek |
nadmašiti |
birini geçmek, v |
prestići |
birini geçmek |
prestignuti |
birini geçmek |
preteći |
birini sarakaya almak, v |
narugati se |
birini takip etmek, v |
slediti |
birini takip etmek |
sledovati |
birini yüksek sesle azarlamak, v |
dreknuti |
birinin dikkatini bir şey üzerine çekmek |
svraćati |
birinin dikkatini bir şey üzerine celp etmek, v |
obraćati |
birinin dikkatini bir şey üzerine celp etmek |
obratiti |
birinin elinde olmak, v |
zavisiti |
birinin esteğini yerine getirmek |
ugađati |
birinin esteğini yerine getirmek, v |
ugoditi |
birinin esteğini yerini getirme, n |
ugađanje |
birinin kararina birakmak |
povinovati se |
birinin önünde eğilmek, v |
nakloniti se |
birinin pestilini çikarmak, v |
premlatiti |
birinin sihhatine içmek, v |
nazdraviti |
birinin suçunu bağislama |
praštanje |
birinin suçunu bağişlama, n |
praštanje |
birinin suçunu bağişlama |
rastanak |
birinin suçunu bağişlamak, v |
praštati |
birinin üzerinde müessir olmak, v |
uplivisati |
birinin yerini tutmak, v |
odmeniti |
birisi, adv |
nekakav |
birisi |
neko |
birişmazlik |
nepomirljiv |
biriyle alay etmek |
podsmevati |
biriyle alay etmek, v |
podsmevati se |
biriyle alay etmek, v |
rugati se |